Saadet Partisi Sosyal İşler Başkanlığı ile Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanlığı’nın ortaklaşa hazırladığı ‘ Üniversite Öğrencilerinin Problemleri’ adlı rapor kamuoyuyla paylaşıldı. Türkiye ’de zaman, mekân ve alan planlanması yapılmaksızın rastgele üniversitelerin açıldığının belirtildiği raporda, gençlerin öğrenci gösterilip işsizliğin düşürüldüğü vurgulandı. Ülkemizde 114’ü devlet, 71’i ise özel olmak üzere toplamda 185 üniversitenin olduğunun hatırlatıldığı raporda, 7 milyon 198 bin 987 öğrencinin önlisans ve üstü eğitim gördüğünün altı çizildi.
NİTELİK DEĞİL, NİCELİK ESAS ALINIYOR
Türkiye’de eğitimde nitelik değil, niceliğin arandığının belirtildiği raporda, teknik altyapıdan ve akademik kadrodan yoksun fakülte ve bölümlerin amaçsızca açıldığı ifade edildi. Üniversitelerin eğitim kalitesinin de değerlendirildiği raporda, şu çarpıcı ifadelere yer verildi: “Üniversitelerde, başarılı rektör, en çok bölüm açan ve en çok öğrenci alandır’ mantığı hâkim olmuştur. Üniversitelerdeki kalite anlayışı ne yazık ki sadece inşaatların çokluğu ile ölçülmektedir. Üniversitelerdeki akademik başarı ölçütlerinin ALES ve KPSS gibi genel sınav mantığına ilişkin olması, akademik seçiciliği zayıflatmaktadır.”
TERCİHTE İŞBULMA KAYGISI ÖNCELİKLİ!
Üniversite öğrencilerinin problemlerinin üniversiteye hazırlık sürecinde başladığına dikkat çekilen raporda, tercihlerin yetenek ve isteklere göre değil, iş bulma kaygısıyla yapıldığına vurgu yapıldı. Öğrencilerin sıkıntılarının sadece tercihle sınırlı olmadığının ifade edildiği raporda, öğrencilerin en önemli problemleri şöyle sıralandı: Barınma, ekonomik durum, eğitim kalitesinin düşüklüğü, gelecek korkusu ve kendini yetiştirecek imkânlardan mahrum kalmak. Öğrencilik döneminde birden fazla sıkıntıyla boğuşan gençlerin sorunları mezun olduktan sonra da katlanarak devam ediyor. İşsizliğin veya kendi alanında iş bulamamanın problemlerin başında geldiğinin altı çizilirken, bunların toplumsal sorunlara neden olduğu vurgulandı.